Ergene Mutlu Son-Bayan Masör Esra
Ergene Mutlu Son-Bayan Masör Esra
Ergene Mutlu Son-Bayan Masör Esra Bu ilişkilerin her tür etik ve yasal sınırı ihlal etmiş olduğu mevzusunda herkes hemfikirdi, ama söz mevzusu ilişkiler yine de yaşanıyordu. Peki ne yapılacaktı? Pek çok sömürgecinin Portekizli degredados (infaz edilmek yerine, gemilere yerleştirilen hükümlü) olduğu Batı Afrika’da, yerlilerle samimi ilişkilere verilen resmi tepkiler tutarsızdı. Portekizli şirketlerde çalışan erkeklerin çoğu cinsellik konusunda maceracıydı. Örneğin, piskopos D. Gaspar Cão çeşitli ırklardan metres edinmekle suçlanmıştı. 1500’lerin başında Portekiz devleti cinsel aşırılıklara daha azca meyilli oldukları ve iyi örnek oluşturacakları düşüncesiyle askeri bölgelere evli erkekleri atamaya başladı.
Bu şekilde atananlardan biri olan Fernão de Melo, kölesi ve metresiyle birlikte orada senelerce yaşamış selefinin yerine geçmek üzere São Tomé adasına geldi. De Melo karısı ve çocuklarını da bununla beraber getirdi, ama onları zapt edilmez sömürgecilere ve yabancılara karşı emniyette olsunlar diye taştan bir kuleye kilitledi. Afrika’ya gelen Portekizliler yerli hanımların çekimine kapılıyorlardı. Portekiz devleti yetkilileri onları yerlilerden uzak tutmak için sömürgelere beyaz hanımlar gönderiyor ama bu çabalar çoğunlukla başarısız oluyordu. İlk önce hükümlülerle (degredados) evlenmeleri ve yerleşim yerlerini beyaz insanlarla doldurmaları için hanım mahkumlar gönderilmişti. Ne var ki bu çaba fiyaskoyla neticelandı.
Portekiz devleti daha sonrasında hükümlülerle evlenip çocuk yapsınlar diye, yakın zamanda İspanya’dan kovulmuş binlerce Yahudi genci gönderdi. Plan gene çöktü. Yahudilerin çoğu öldü ve hayatta kalanlar da hükümlülerle geçinemedi. Her iki grup da yerlilerle beraber olmayı tercih ediyordu. Portekiz devleti, ucuz fahişe ve köle temin ederek sömürgecilerin yerlilerle ilişki kurmasını önlemeye de çalıştı. İyi maaş alan serbest “kale kadınları” yerleşim yerlerine sömürgecilerin bedensel ihtiyaçlarını karşılamaları için gönderildi. Bu politikalar devleti seks işine soktu ama bu, yurttaşlarının Afrikalılarla yuva kurmasına izin vermekle kıyaslandığında tercih edilebilir bir yoldu.
Ne var ki bu çabalar da boşa çıktı. Köleler ve kale hanımları görevlerini yapmış oldular fakat ırklararası evliliklere engel olamadılar. Başka yerlerde olduğu şeklinde, dini otoriteler, vaftiz olmaları ve eski hayatlarını terk etmeleri koşuluyla yerli kadınlarla birliktelikleri onaylıyorlardı. Ne var ki evlilik yaşamı bazen diğer tarafa bakılırsa düzenliyordu. Bazı erkekler kolonileri tamamen terk edip yerli eşleriyle beraber iç kesimlere yerleştiler ve yerli âdetlere bakılırsa yaşadılar. Diğerleri onlara putperestliği ima eden aşağılayıcı bir terim olan tangosmaos (parya) adını verdiler.